Kendi tarihimizin sesi olabilmek için kadınlara mahsus bir merkezin varlığı önem kazanıyor. Hakim ataerkil kültürün içinde kaybolan kadın kültürüne, kadın üretimlerine dair belgelerin, bilgilerin açığa çıkarılması, toplanması, korunması gelecek kuşaklar için tarihsel bir sorumluluk. Oysa bugün, Kürdistanlı kadınların yazdığı veya kadınlara dair yazılan eserlerin bir listesi (bibliyografya) bile bulunmamakta. Uygarlığın gelişiminde önemli bir halka olan Ortadoğulu kadınların, özelde Kürt kadınların deneyimlerinin geçmişten günümüze derlenmesi, incelenmesi önemli bir ihtiyaç olarak beliriyor. Tüm bunlarla birlikte özellikle genç kadınların entelektüel, bilimsel alanda kök salabilmesi, araştırmaya, yazmaya, üretmeye teşvik edilmesi için kurumsal zeminlere ihtiyaç var. Kürt Kadın Kütüphane, Arşiv ve Araştırma Merkezi, Kürt kadınlarını, Ortadoğulu kadınları dünya kadınlarıyla buluşturan bir bilimsel araştırma ve hafıza merkezi olarak, Kürt kadınlarının mücadelesinde önemli bir boşluğu doldurmayı amaçlıyor.
Şüphesiz bu amaçlar statik bir arşivleme ve kütüphane faaliyetinin ötesine işaret ediyor. Kürdistan’da yaşayan farklı dil ve etnisitelerden kadınlar başta olmak üzere Ortadoğulu kadınları esas alarak birden çok amaca hizmet edecek bu merkez, adında da ifade edildiği üzere temelde üç ayak üzerinden şekilleniyor:
1-Kadının çok yönlü yaşam gerçekliğini ortaya çıkarmaya; kadını yok sayan, öteleyen zihniyete karşın özgür kadın kimliğinin dayanaklarını bilince çıkarmaya dönük çalışmaların gelişeceği dinamik, canlı bilimsel temellere dayanan bir eğitim ve araştırma merkezi olmak. Kadınların yaşamlarını, hayallerini, sorunlarını tartışacakları bir buluşma alanı oluşturmak.
2- Kürdistan’da geçmişten günümüze kadınların mücadelesini, üretimlerini, kültürünü, bilincini yansıtan her çalışmanın yer aldığı; kadınlara dair yazılmış ve kadınlar tarafından yazılmış eserlerin, araştırmaların okunacağı, izleneceği, dinleneceği bir kütüphane olmak.
3- Sözlü geleneğin içinde yer alan masal, ninni, deyiş, ağıt ve stranların derlenip analiz edilerek kadınların tarihleri ile daha güçlü ve doğrudan bağ kurmasını sağlayacak; sadece yazılı değil, görsel, işitsel eserlerin toplanıp, korunacağı bir arşiv ve hafıza merkezi olmak.
Mekanı Süleymaniye’de oluşturulan Kürt Kadın Kütüphane, Arşiv ve Araştırma Merkezi, bu ihtiyaç ve sorumluluklardan yola çıkılarak jineolojî perspektifiyle gerçekleştirilmekte olan bir proje. Kürdistan’ın egemen devletlerin sınırlarıyla parçalanan coğrafyası, uzun zamandır kültürel, siyasal parçalanmanın da pençesinde. Merkez’in Kürtlere dayatılan sınırları, parçalılığı aşacak ulusal bir vizyonla şekilleniyor olması bu açıdan oldukça önemli.